Güncel ekonomik konularda yorum yapmamamın sebebi, değerli üstatların bu konu da ilgi çekici ve öğretici yorumları yapmaları. Ben de kendilerini takip ediyorum.
Şirketleri direkt ilgilendiren konularda yazılar yazıp, belirli konularda dikkatlerini çekmeye, sorgulamaya başlamaları açısından yazıyorum. Yazdıklarımda hem fikir olunması bir gereklilik kesinlikle değil, ancak konuya ilişkin dikkatlerini çekmiş olmak amaçtır. Ve konu ile ilgili araştırma ve görüşmeler yapmanız önemlidir.
2 jenerasyon, evvelki iş sahipleri bugünkü rekabet ile ürün çeşitlilik gibi iş detaylarının aşırı kompleks olmamasından dolayı hesaplarını meşhur “siyah kaplı” defterlerinde yaparlar, onu da ceketlerinin iç ceplerinde taşırlardı. Ve bu hesapları haftalık olarak düzenli yaparlardı ya da yeni iş yaptıkça, akıllarına geldikçe… Önemli nokta ise bu tip hesapların sürekli yapılması elbette.
Günümüzde işlerin çeşitliliği, rekabet ortamı, küresel ekonomiden etkilenme vb. konular hep gündemde. Eskiden mahallemizdeki bakkal dükkanın da SKU olarak nitelenen ürün çeşitliliği 50 adeti bulmaz iken, bugün aynı tip dükkanda 400-600 SKU ürün bulunmakta. 10-20 çeşit bisküvi, 20 çeşit sakız gibi bol bol çeşit mevcut. Marka sayısına hiç girmeyelim.
Bu devinim sebebi ile artık “kara kaplı’da” artık işleri takip etmek pek mümkün değil. Ancak benzeri bir sistemi kurarak, haftalık düzenli mali işler ile ajandalı toplantı yapmanız şart.
Genelde bu tip toplantılar sadece parasal hareketler ve de sadece önümüzdeki 2-3 haftayı görmek için yapılmakta. Bu aslında çok verimli olmamakla birlikte toplantılar daha çok “bir yangın söndürme” ortamına dönüyor. Acil para bulunması gerekliliğini 2-3 gün önce görmek mi olumlu yoksa 2-3 ay öncesinden böyle bir durumu görmek mi? Karar sizlerin.
Toplantınızı ajandalı ve saat limitli yapınız. Böyle yapmaz iseniz 2-3 toplantı sonra verimsiz, sonuçsuz, amaçsız ve de oldukça uzun saatli toplantılar olacağı kesin. Öncelikle geçen haftadan konuların üstünden geçip, durum tespiti ve çalışanların iş yapma alışkanlıklarını kesinlikle gözlemleyin.
Mesela Ticari İşletme Sermayesi incelemesini muhakkak yapılmalı ve bu konu altında incelenmesi gereken kalemler (stoklar, borçlar ve alacaklar) gibi bu 3 kalem arasındaki denge sizin aslında “işletme de sermaye ye ihtiyacımız var” sorunuza cevap konumundadır. Özellikle her kalemi kırımlı inceleyiniz. Örneğin stoklarınızı sürekli hareket gören, 30-90 gün arası hareket gören ve hiç hareket görmeyenler diye ayrıştırın. Böylece stoğa gereksiz para bağlamaktan kurtulursunuz.
Tabiki başka konularda nakit ihtiyacınız var. Yatırımlar ve faaliyet gider kalemleriniz için. Önümüzdeki en az 6 aylık nakit ihtiyacınızı bu kalemler bazında aylık olarak ortaya koyduğunuzda, riskli olabilecek dönemleri oldukça önceden saptayabilirsiniz. Kendinize finansal olarak erken uyarı sistemi kurmuş olursunuz ve bunu haftalık takibiniz, şirkette çalışanlar arasında alışkanlık haline gelir. Aslında elinizdeki sistemler sayesinde bu işlemler çok hızlı şekilde hazırlanır, yeter ki görmek isteyin. Takip edin eğer takip etmeyecekseniz, rapor hazırlamayın hazırlatmayın, boşa vakit kaybı.
Bu tip çalışmaların firmalarda alışkanlık haline gelmesi, finansal sağlık anlamında karlılık yaratacaktır. Ödemede sürekli öteleme, geçerli bir finansal yöntem değildir.
Finansal kurumların da bu tip takipler yapan ve bu tip raporları kendileri ile dönemsel ve kısmi olarak paylaşan firmalar ile çok daha rahat bir çalışma ortamı kuracağı kesin.
Uluslararası firmalarda zorunluluk olan ve birkaç ilgili birim tarafından sürekli takip edilen bu tip raporlama alışkanlıklarını şirketinizde uygulamanız güncel sistemler ile o kadar da zor değil, yeter ki ısrarla sürekli ve takip ederek yapın.